KIZ ÇOCUKLARI,
TACİZ-DE NEREYE BAŞVURACAKLAR?
Fotoğraf ya da video ile tehdit ve şantajla cinsel taciz: 'Kız çocukları
nereye başvuracaklarını bilemiyorlar'
Fundanur Öztürk-Ankara
15 Temmuz 2019
"Bir
evde beş erkek zorla kıyafetlerimi çıkarıp fotoğraf ve videomu çekti. Bu
yaklaşık bir saat boyunca sürdü. Sonrasındaki 6 yıl, beni bu görüntüleri aileme
göstermekle tehdit ettiler."
Şimdi
19 yaşında olan bu genç, kendinden yaşça büyük erkekler tarafından 2013 yılında
ilk kez istismara ve tecavüze uğradığında 13 yaşında olduğunu anlatıyor.
Fotoğraf
ve videolarıyla yıllarca tehdit edildiğini ve durumdan faydalanan çeşitli
erkekler tarafından tecavüze uğradığını söylüyor.
18
yaşına bastığında, ailesinin haberi olmadan polise gidip yaşadıklarını anlattı
ve şikâyetçi oldu.
Şikâyet
üzerine soruşturmalar başlatıldı, bir dava açıldı.
Bir
şüpheli, "Çocuğun cinsel istismarı, tehdit ve şantaj" ile suçlanıyor.
Şüpheli
kişi gözaltına alınıp serbest bırakıldı. Yargılaması tutuksuz olarak yapılacak.
Davanın ilk duruşması ise 5 Eylül'e ertelendi.
Ayrıca
"Reşit olmayanla cinsel ilişki, çocuğa yönelik nitelikli cinsel istismar,
tehdit" gibi suçlamalarla 12 kişiden şikâyetçi olunan başka bir dosya ise
henüz savcılık aşamasında.
UYARI: Haberdeki bazı ifadeleri rahatsız edici
bulabilirsiniz
Türkiye'de
farklı yaş aralığında pek çok çocuk, genç ve yetişkin benzer şekilde tehdit ve
şantaja maruz kalıyor.
Avukat
Ezgi Koç, "Bu şekilde tehdit edilen kız çocukları nereye başvuracaklarını
bilemiyorlar. Çünkü ailelerine söyleyemiyorlar, öğretmenlerinden çekiniyorlar.
Öyle bir girdabın içine giriyorlar ki… Erkekler, ne isterse yaptırabileceği bir
kurban yaratmış oluyor" diyor.
Yıllarca
sistematik tehdit ve şantajla toplu tecavüze uğrayan genç kız, güvenliği
nedeniyle haberde isminin yer almasını istemiyor.
"Hepsi başımda
akbaba gibiydi ve bu onlara göre çok normaldi"
Yaşadığı şehirde
buluştuğumuz genç kız, birkaç gün sonra gireceği üniversite sınavını kazanıp
Sivas'tan gitmeyi hayal ettiğini söylüyor.
Tehdit ve şantajla
geçen son 6 yılını şöyle anlatıyor:
"Annemin
iltihaplı romatizma hastalığı yeni başlamıştı ve durumu çok ağırdı. Ailemin
yaşadığım şeyi öğrenmesin dense, belki biter umuduyla yaşadım. 13 yaşındaydım,
korktum. Sonrasındaki 2 ay boyunca 6 kişi tarafından anal yoldan tecavüze
uğradım."
"Hep farklı
yerlere götürdüler ama sadece ilk götürdükleri yeri hatırlayabiliyorum. Bir gün
dayanamadım, telefon hattımı kırdım ve onlardan bir şekilde kurtuldum. Birkaç
ay evden hiç çıkmadım. Ama ne olur ne olmaz diyerek, kırdığım hattımı yıllarca
sakladım. Bu kırık hattımı da savcılığa teslim ettim."
Bundan sonra yaklaşık
bir buçuk yıl kendisine ulaşamadıklarını söyleyen genç kız, tehditlerin 2015
yılında yeniden başladığını söylüyor:
"2015 yılında
yeniden aynı tehditlerle beş kişi anal yoldan tecavüz etti. Bazen aynı günde,
aynı saat içerisinde Z. Ö ve 4 arkadaşı tarafından tecavüze uğruyordum. Hem
psikolojik hem fiziksel şiddete maruz kalıyordum. Saçımı çekiyorlardı, kolumu
morartıyorlardı ve hep susmamı istiyorlardı."
"Hepsi başımda
akbaba gibiydi. Akbaba ceylanı yer ya… Ve onlara göre çok normaldi. İnsana mı
dokunuyorlar, başka bir şeye mi belli değildi. Bunlar yüzünden tırnaklarım hep
uzun geziyordum, bir şey olduğunda tırnaklarımı geçirmek için…"
Tehdit, şantaj ve
nitelikli cinsel istismar suçlarına yüksek ceza
BBC Türkçe ‘ye konuşan
gencin yaşadıklarına benzer bir biçimde tehdit ve şantajla küçük yaşından
itibaren tecavüze maruz kalan başka bir genç kızın davası geçen yıl sonuçlandı.
İzmir'de yaşayan 14
yaşındaki E. A' yı kendisine gönderdiği çıplak fotoğraflarla 2 yıl boyunca
tehdit edip şantajla tecavüz etmekten mahkûm olan Cihan K. 132 yıl hapis cezası
aldı.
2016 yılı Mayıs ayında
aynı şantaj yöntemi, tehdit ve zorlama ile E. A' ya tecavüz etmekten mahkûm olan
Cihan K. 'nın arkadaşları Yılmaz Ç 39 yıl, Nazif S. ise 52 yıl hapis cezası
aldı.
Nitelikli cinsel
istismar, 2016 yılında E. A. 'nın şikâyeti ile ortaya çıkmıştı.
Benzer bir şekilde
kadınları müstehcen görüntüleriyle tehdit eden sanıkların, 30 yıla kadar hapis
cezası istemiyle tutuklu yargılandığı örnekler de bulunuyor.
Örneğin Kayseri'de 27
yaşındaki İ. A, 19 yaşındaki A. A 'yı çıplak görüntüleriyle tehdit ederek cinsel
istismarda bulunduğu suçlamasıyla "'nitelikli cinsel istismar' ve 'özel
hayata ilişkin görüntü ve sesleri ifşa etmek' suçlarından 30 yıla kadar hapis
istemiyle halen tutuklu yargılanıyor.
Yine Kayseri'de bir
başka sanık, görüntülerini ailesine göndereceğini söyleyerek tehdit ettiği
sevgilisi 25 yaşındaki S. Ç. 'ye 'nitelikli cinsel istismar' ve 'şantaj'
suçlarından 33 yıl hapis istemiyle tutuklu yargılanıyor.
'Hamile kalmamdan
korktukları için peşimi bıraktılar'
İlk kez vajinal yoldan
tecavüze uğradıktan sonra tehdit ve şantajların da kesildiğini söyleyen genç
kız, "Benim bu kişilerden kurtulmam, kazara kızlık zarımın yırtılmasıyla
oldu" diyor:
"Hatta onların
tabiriyle 'acemi' birinin anal pozisyondayken yanlışlıkla vajinama girmesiyle…
Bu olaydan sonra bir daha beni aramadılar, peşimi bıraktılar çünkü sonunda
hamile kalabileceğimden korktular."
"O güne kadar
neden sadece anal yoldan tecavüz ettiklerini anlamıyordum çünkü bedenimi tanıma
yaşında onların yanındaydım. Vajinal ve anal arasında bir ayrım olduğunu dahi
bilmiyordum. Ben bedenimi tanıyamadan onlar benim bedenimi tanıdı."
"Vajinamdan kan
geldiğinde çok ayrı bir ağrı oldu ve ağlamaya başladım. Nefesim kesildi. O an
orada can veremediğime inanamıyorum. Ben ağlamaya başladığımda, 'Her zaman kan
geliyor zaten, bu kadar zorluyoruz, normal değil mi' dediler."
Genç kızın Z. Ö isimli
şahsın organize ettiğini söylediği ve tecavüzleri anlattığı savcılık
ifadesinde, kendinden yaşça büyük 12 kişinin ismi geçiyor.
12 şüphelinin
bulunduğu dava henüz açılmadı
Genç kızın 12 kişiden şikâyetçi
olduğu dosyada henüz dava açılmadı ancak tecavüz çevrede duyulmaya başladıktan
sonra, aynı yöntemle şantaj ve tehdit yoluna başvuranlar da 12 kişiyle sınırlı
kalmadı.
Genç kız 2018 yılında
B.G isimli şahsın kendisine sosyal medyadan ulaşarak, 'başına gelenleri
bildiğini' söyleyerek kendisini tehdit ettiğini şöyle anlatıyor:
"B.G 2018 yılında
bana sosyal medyadan ulaşıp, yaşadıklarımı ablama ve aileme söylemekle tehdit
ederek benimle birlikte olmaya çalıştı. Ama artık daha büyümüştüm ve bu
tehditlerin hepsi kayıt altına aldım. Elimdeki tüm delilleri polise götürerek şikâyetçi
oldum."
Bu şikâyet üzerine B.G
hakkında çocuğun cinsel istismarı, tehdit ve şantaj suçlamalarıyla geçen yıl 22
Ağustos'ta Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldı.
Genç kız artık 12
kişiden şikâyetçi olduğu davanın da açılmasını ve dosyaya eklenecek adli tıp
raporunun sonuçlanmasını bekliyor.
Avukat Ezgi Koç,
şantaj yoluyla istismara uğrayan bir çocuğun yanında muhakkak avukatı olması
gerektiğini söylüyor ve bu gibi olaylarda çocuk ya da kadın şikâyeti olmadıkça,
suçun tespitinin çok zor olduğunu vurguluyor.
Bu nedenle kadın ve
çocukların, maruz kaldıkları şantajdan şikâyetçi olmaları için toplum
tarafından cesaretlendirilmeleri gerektiğini düşünüyor:
"Görüntüleriyle
tehdit edilen kadın ya da çocuk kendini suçlu olarak tanımlıyor ve toplumsal
baskıya boyun eğiyor. Ancak bu suçlarda kadının ve çocukların gidip şikâyet
edebilmesi için arkalarındaki toplum gücünü hissedebilmeleri gerekiyor."
"Örneğin bana
gelen bir kız çocuğu, dava aşamasına gelirse 'babam beni öldürür' diyerek
tehdide bir sene boyun eğdi. Başka bir örnekte ise, adam üniversite öğrencisi
kadının bursunun yattığı banka kartını el koymuştu. O parayı her ay o kullanıyordu.
Aksi takdirde kadına ait fotoğrafları başkalarına göndereceğini
söylüyordu."
Koç, tehdit ve şantaj
karşısında ne yapacağını bilemeyen çocukların avukata erişebilmeleri için Millî
Eğitim Bakanlığı ve Adalet Bakanlığının bir arada çalışarak okullarda konuyla
ilgili seminerler düzenlemesi gerektiğini savunuyor.
BBC Türkçe ‘ye konuşan
genç kız da yaşadıklarını ailesinden gizlemek zorunda kaldığı için, avukat
bulma sürecinde de yalnız başına olduğunu anlatıyor:
"Kadın Meclisleri
bana destek oldu ancak Sivas'ta avukatları yoktu. Ben de adliyeye gitmeye,
savcıyla görüşmeye ve yaşadıklarımı anlatmaya başladım. Aileme kütüphaneye
gidiyorum diyordum ama biriktirdiğim harçlıklarımla adliyeye gidiyordum."
"Adliyede
gördüğüm çantalı insanların yanına gidip 'Avukat mısınız?' diye soruyordum.
Sivas şehir merkezinde kapı, kapı avukatlık bürolarını gezerek 'Benim gönüllü
avukatım olur musunuz?' diye sordum. Beni anlayabilecek bir kadın avukat
istiyordum ve sonunda buldum."
'İçimde hala 13
yaşında bir kız çocuğu yaşıyor'
BBC Türkçe'nin
ulaştığı avukat, "Eldeki delillerde 2013 yılında mahkemeye başvurulmuş
olsaydı söz konusu 12 şahıs, Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanırlar ve
tutuklanırdı" diyor. Ancak bugün gelinen noktada, aradan geçen yılların
şüpheliler lehine olabileceğini söylüyor.
Genç kadın 12 kişiden şikâyetçi
olduğu dosyanın, aradan geçen zaman nedeniyle davaya dönüşmeden kapatılmasını
istemiyor:
"Bunca zaman
sustuğum için hayattan kaybettiğim çok şey oldu. Ama o yaşlarımda derdimi
kimseye anlatamayacaktım, insanlar yüzüme tükürecekti ve beni suçlayacaklardı.
Bu gecikme benim değil, toplumun suçu."
"İnsanlar bana yaklaşmasın diye hep bir maskem ve duvarlarım vardı. Sürekli altında kaldığım
duvarlar. Şimdi 19 yaşındayım ama içimde hala 13 yaşındaki kız çocuğu gibi, o
zamanlarda yaşayamadığı coşkuları yaşamak isteyen biri var."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder